fore
fore (üye)
Ankara / Amatör

Görmeyen Gözler

Diyelimki bir nedenden dolayı (allah korusun ) gözleriniz artık görmüyor hala fotoğraf çekermiydiniz?

Tarih: 24 Aralık 2005, 09:40 - İp: yok
magzed
magzed (üye)
Balıkesir / Amatör

arkadaşlar kulakları duymayan biri beste yapamaz ve yapsa bile sanat değeri olmaz dersek beethoven ın kemikleri sızlar(beethoven ın sağır olduğunu biliyorsunuz). Gözü görmeyen biri elbette fotoğraf çekebilir, hatta bu konuda bir belgeselde yayınlandı. o belgeselin ntv "o an" programında küçük bir parçası da yayınlandı; doğuştan kör iki çocuğa temel fotoğrafçılık bilgileri veriliyor ve bu çocuklar seslere göre konum belirleyip hava durumunu ışığın konumunu sorarak öğreniyorlardı, ortaya çıkardıkları eserleri görseniz ağzınız açık kalır.
Sonuç olarak görmek ve duymak elbette gerekli olabilir ama olmadan da yapan birçok kişi var.

 

Tarih: 24 Aralık 2005, 11:20 - İp: 85.***.**1.35
fore
fore (üye)
Ankara / Amatör

Teşekkürler magzed yazmayı planladığım konuyu yazmışsınız.

 

Tarih: 24 Aralık 2005, 13:25 - İp: 213.***.**0.41
dadanagast
dadanagast (muhtar)
Yurtdışı / Amatör

selamlar.....

ben oncelikle sordugun sorunun cevabini vereyim.. ben kor olsaydim, fotograf cekmezdim.. cunku kor olunca, fotograf cekmenin bir anlami olamaz bana gore.. cunku cektigin fotograflara bakamazsin.. neden dolayi zevk alacak oyle bir durumda olunca bir insan? shutter dugmesine dokunmaktan mi?
....arkadaslar, olmayacak sey yoktur.. eger ki soru senin sordugun sekildeyse; tabii ki eli ve parmaklari olan herkes fotograf cekebilir.. ama nedir alinan fayda onu dusunmek gerekir.. haksiz miyim bilemiyorum..
..............
magzed, bethoven'in sagir oldugu ornegini vermis..

"9. When did Beethoven go deaf?
The exact date of the onset is unknown, but it must have happened in the period 1796/1798. It was a very slow process and not until 1817 Beethoven began to use the so-called Konversationshefte (conversation books), because he couldn't communicate anymore with his visitors. They had to write down their questions and remarks. However, as late as 1825 he was still able to hear very loud sounds. The first who tried to write a complete anamnesis of all Beethoven's illnesses, including, of course, his deafness was Schweisheimer and he did so in 1922. He thought that Beethoven's other chronic illness, his bowel problems, had had the same background, most probably an underlying chronic disease, maybe an infection. To this day there's no certainty about the cause of those problems, nor about the deafness. We only know for sure that from about 1820/1 Beethoven suffered from chronic liver cirrhosis and it's likely that this was the cause of his death."

(http://www.xs4all.nl/~ademu/Beethoven/#n9)

..bethoven, oncesinde sagir degildi.. daha onceden duyuyordu.. ama bazi hastaliklarindan dolayi duymakta gucluk cekiyormus..
simdi, duyup-duymamakla gorup-gormemek ve yapilabilecekler arasinda ciddi farkliliklar var kanimca..
dogustan sagir bir insan, beste yapamaz.. cunku, ses nedir bilemez.. haksiz miyim?
ama onceden duyan fkat sonradan duyamayan bir insan beste yapabilir.. cunku hissedebilir..
bu konuyla ilgili, gecenlerde bir film de seyretmistim.. sagirligi basladiktan sonra bile DJ olabilen bir kisinin oykusuydu..(ismini hatirlayamiyorum ama..)
..peki gorme.. onceden goren sonradan goremeyen insan, fotograf cekebilir mi? hayir cekemez.. cunku hissedemez.. yanlis anlasilmasin, "hissedemez" demem; cunku, fotografini cektigi yeri goremez.. fotografi cekmek icin gormek gerekir.. onceden o tinilara asikar olmakla ayni sey degildir bu..
su noktada su var, bu noktada bu diyerek milimetrik bilgiler bile verilse, o kisinin gercekten hissettigi gibi mi cikar fotograf? cikamaz..
veya fotograf ciktiginda gorebilecek mi?
........
bazi olurlar vardir, ama bu konu olur degil kanimca.. ama tabii ki kisinin kendisine bagli karar bu.. oyun olsun diye ceker ceker.. kimse birsey diyemez..

 

Tarih: 24 Aralık 2005, 19:55 - İp: 62.***.**2.10
magzed
magzed (üye)
Balıkesir / Amatör

Herkesin hayranlık duyduğu besteci ve piyanist Beethoven, 1796 yılında ilk sağırlık belirtileri ortaya çıktığı zaman, henüz yirmi altı yaşındaydı. 1819'dan itibaren, bir konuşmayı sürdürmesi imkânsız hale geldi. Artık sadece «konuşma defterleri» aracılığıyla başkalarıyla anlaşabiliyordu; karşısındakiler, ona söylemek istediklerini bu deftere yazıyorlar, Beethoven de karşılığını veriyordu.

Sağır olmak, bir müzikçi için, felâketlerin en büyüğü değil midir? Ama Beethoven, sıkıntıları atlatmayı başardı; bir kere intihara kalkıştıktan sonra, en büyük eserlerini besteledi. Ve sessizliğe, yalnızlığa gömülmüş, bestelediği müziği artık ancak kafasının içinde dinleyebilen bu müzikçi, insanlığa ses yoluyla olağanüstü bir kardeşlik ve mutluluk bildirisi aktardı: Schiller'in bir şiiri üzerine bestelediği Neşeye Övgü. Bu onun ünlü 9. Senfoni'siydi.
Ben türkçe bilgi vereyim dedim.
Yani duymayan biri için müzik neyse bence görmeyen biri için fotoğraf odur. Elbette başkasından yardım alması gerekecektir ışık, ve pozlama-kadraj için. Çok fazla çeker croplama yapması gerekir, kontrast ışık ayarı sonradan yapması gerekecektir ve bunlar için yardım alması gerekecektir. Keşke o bahsettiğim belgeselin ismini hatırlayabilsem ve onu izleseniz sonuçlar muhteşem.

 

Tarih: 24 Aralık 2005, 22:47 - İp: 85.***.**9.239
dadanagast
dadanagast (muhtar)
Yurtdışı / Amatör

"Yani duymayan biri için müzik neyse bence görmeyen biri için fotoğraf odur"
demissin magzed..
ama yani'nin nedenini belirtmemissin.. yani, neden beethoven orneginden, fotografcilar icin de benzeri bir sonucu cikartabiliriz?
........
fotografi nicin cekeriz diye de bir soru sormak istiyorum ayrica? ve nasil cekeriz?
...
kelimeler sayesinde bir goruntu olusacaktir beyinde.. ama acaba o olusan goruntu, gercek goruntu ile ayni midir?
veya herseyi bir kenara birakalim.. fotograf cekildikten sonra, nasil isleyecek fotografi gormeyen sahis photoshop'da? her cekilen fotograf harika midir ilk cekimde..
bazen cok kucuk bir ayrinti bile bircok manalara gelir fotograflarda.. gozleri gormeyen bir insan nasil bilecek bunu?
................

aslinda bunun denemesi de cok zor degil.. gozlerinizi kapatip deneme yapin.. bakin cekebilecek misiniz?
ama kulaklarinizi kapatip, bir sarkiyi dusunun.. dusunebilirsiniz, cunku sarkilar icin sesleri duymaya ihtiyac yoktur.. tabii hayatinda hic duymamis bir insan, hicbirsey yapamayacaktir..

 

Tarih: 24 Aralık 2005, 23:12 - İp: 62.***.**2.10
magzed
magzed (üye)
Balıkesir / Amatör

yaninin nedeni çok basit: duymayan biri nasıl olur duymadığı bir şeyi inceler nasıl zevkine varır yaptığı şeyin, bestesi çalındığında gördüğü insanlardan ya da tuşlara basıldığındaki piyano görüntüsünden mi? elbette hayır sadece hayal gücü ve daha önce ki deneyimleridir. Fotoğrafın nasıl farkı olabilir? Şöyle bir farkı olabilir sağır olsanız bile besteyi yalnız başınıza(çok yetenekliyseniz) yapabilirsiniz ama fotoğrafta birinin yardımına ihtiyacınız olacaktır. Sonuç olarak sağır olup beste yapan tek bir örnek var fotoğrafta da bu çok zordur fakat şunu inkar etmeyelim beste yapmaktan daha kolaydır fotoğraf çekmek.
Dadanagast gözlerini kapatıp fotoğraftan anlayan birinin desteğiyle bir şeyler çekmeyi dene bence çok da kötü olmayacaktır ben en yakın zamanda deniyeceğim. Bu bir süreçtir sonuç olarak ilk etapta çok iyi fotoğraflar çekemezsin fakat sonra yavaş yavaş gelişecektir bence.
Fikirlerimiz bu konuda çok farklı ama ikimizinde bir dereceye kadar haklı olduğumuz noktalar olduğunu düşünüyorum.

 

Tarih: 24 Aralık 2005, 23:28 - İp: 85.***.**9.239
bunuels
bunuels (üye)
İstanbul / Amatör

Dlbette devam ederdim.Sadece görmekle alakalı olamaz fotoğraf çekmek.Hissetmek gerekli bence.

 

Tarih: 25 Aralık 2005, 19:50 - İp: 85.***.**2.181
gordi
gordi (üye)
Antalya / Firma

Al bitane daha,sadece gormekle olmuyormus hıssetmekte lagzımmış..gozlerı gormeyen bır adam araba surer ve sonra kaza yapar cunkı karsısındakı agacı gorememıstır ama daha sonradan acıyı hıssetmıstır.Yani dada nında dedıgı gıbı fotograf ceker boyle bır ınsan,deklansore basar ve ceker.Sonuç,objektıf pıs oldugu için ışık kırılmaları vardır,tam manzarıyı cektı ve cıkan fotografı anlattı arkadasları -Ya arkadas bu nasıl kadrj,agacın govdesı var sadece zemın berbat..Ha şuda olabılır ayarları yaptırı sana sen dersın sola gıt egıl,yt aşağa dur bekle.şimdi çek.Tıpkı Amerıkan fılmlerınde kuleden ksıye ucağı ındırmesı ıcın yapmasının ne oldugunu anlatanlar gıbı.Sevgili fore beni yanlış anlama sakın,bu sadece benim düşüncelerim veya düşüncesizliğim,kimseye bana katılın demiyorum.Sen serbes kursuye konu açmışsın ve bende öz eleştiride bulunuyorum

 

Tarih: 26 Aralık 2005, 09:50 - İp: 85.***.**7.13
stokes
stokes (üye)
İstanbul / Meraklı

Merhaba,
Bethoven konusunda kaçırdığınız bir konu var. Amcam sağırdır evet ama bastonunun ya da bir sopanın bir ucunu piyanoya diğer ucunu kulağına dayayıp, notaları duyabilmektedir. Yani beste yaparken, yaptığı besteyi duyabilmektedir. Hatta Caponların da bu konuda bir icadı vardı. Lolipo gibi bir şeker yapmışlar, bu şekerin içinde belli frekanslarda titreşebilen bir motor koymuşlar. Şekeri ısırdığınız zaman motor belli frekanslarda (notalar) titreşiyor ve siz bu titreşimi beyninizde müzik olarak algılıyorsunuz. Dışarıdan ise hiçbir ses duyulmuyor.

Fore arkadaş demiş ki, biz daha önce gittiğimiz bir yere gittik orayı ezberlemişti arkadaş. Evet bu gibi istisna durumlarda insan görmese bile fotoğraf çekebilir ama daha önce görmediği bir yerin fotoğrafını nasıl çekecek? Diyebilirsiniz ki yanında birisi olur ona herşeyi detayı ile anlatır o da fotoğrafı çeker. E yanındaki herşeyi anlatan ve kompoziyonun yaratılmasını sağlayan arkadaş neden çekmiyor fotoğrafı.

Deklanşöre basmak fotoğraf çekmek değildir. Eğer öyle olsaydı size benim makinemin kendi kendine çok güzel fotoğraf çektiğini iddia edebilirdim. Herşeyi ayarlayıp self-timer ile fotoğraf çektiğimde fotoğrafı ben mi çekmiş oluyorum? Makine mi?

 

Tarih: 26 Aralık 2005, 12:58 - İp: 193.***.**7.122
n.baba
n.baba (üye)
Ankara / Amatör

Fore bu yazılanları o arkadaşınıza okumayın. Yazılanların kötü bir şey olduğundan deyil içimden öyle geldi. Yardım alarak çeksin fotoğraflarını Zor bir durum allah ona mutluluk versin. hoşca kalın.

 

Tarih: 26 Aralık 2005, 13:15 - İp: 139.***.**1.106