custo
custo (üye)
İstanbul / Reklam Fotoğrafçısı

Şükrü Kızılot Ve Fotoğrafçı Yorumu

Şükrü Kızılot'u Hürriyet gazetesi okuyanlar hatırlayacaklardır. Aşağıda bir yazısını ekledim...
--------------------------------------------------

HÜRRİYET, 18.02.2004, ÇARŞAMBA
Nikah, düğün salonu ile gazinodaki fotoğrafçılar
Şükrü KIZILOT

BAŞLIĞI okuyunca, ‘‘Durup dururken fotoğrafçılar da nereden çıktı?’’ demeyin. Fotoğrafçılarla ilgili bir olay var çok önemli. Gerisinde de, trilyonlarca hatta ontrilyonlarca lira kayıp var!..

Önce bir hatırlatma.

Bir düğüne, kokteyle, gazinoya ya da dernek yemeğine gittiniz. Fotoğrafçı geliyor masadakilerin toplu halde, eşinizle ya da yanınızdaki kişi her kimse onunla birlikte, sonra tek olarak ayrıca dans ederken, oynarken fotoğraflarınızı çekiyor. Bir saat sonra fotoğrafları alıp masaya getiriyor. Bazı durumlarda da, çıkış kapısında fotoğraflar sergileniyor. Bakıp, beğendiklerinizi alıyor ve tanesine 5 milyon lira bazen daha çok para ödüyorsunuz. Peki, parayı ödediğinizde, fotoğrafçı size fiş veriyor mu? Hayır!.. Bazen Maliye Bakanlığı denetim elemanlarının, lüks otellerde kuruluş kokteyli oluyor. Orada bile, değişen bir şey yok. Para ödeniyor, fotoğraflar alınıyor yine fiş yok...

NİKAH VE DÜĞÜN YAPANLAR

Özellikle büyükşehirlerde, nikah için başvuruda bulunanlardan, salon kirasının yanısıra, ‘‘fotoğraf ve video çekimi için’’ asgari bir para peşin olarak alınıyor. Her yıl fotoğraf çekimi olayı ihale ediliyor ve bu işi üstlenen fotoğrafçı, belediyeye yüklü bir ödeme yapıyor.

Nikah sahibi, tanıdığı bir fotoğrafçıyı getiremiyor, kendisinin fotoğraf çekmesine de izin verilmiyor. O zaman mecbur kalıyor, örneğin 150 milyon lira fotoğraf parası yatırıyor. Ardından, negatiflere ya da küçültülmüş fotoğraflara bakarak, sipariş veriyor. Fotoğraflar için istenen toplam para çok yüksek olduğu için, çoğu kez 150 milyon liralık kapora da yetmiyor, ilave bir ödeme yapılıyor. Fotoğrafların, video kasetin, büyütülmüş resimlerin teslimi sırasında da, ne fiş veriliyor ne de fatura...

Otellerde ya da salonlarda yapılan düğünlerde de, benzeri tablo yaşanıyor. Ne fiş veriliyor ne de fatura! Bazıları da, bir kısmına veriyor. Sayısı az olan ve düzgün çalışan fotoğrafçılara sözümüz yok.

TRİLYONLUK KAYIP

Bu olayı yaşamayanınız yoktur. Başlangıçta ‘‘canım ne olacak, altı üstü 3-5 fotoğraf’’ diye düşünen olabilir ama olayın Türkiye genelindeki boyutunu ve bazı nikah salonlarında hergün arka arkaya kıyılan nikahları, bazı otellerde neredeyse hergün yapılan düğün, kokteyl, dernek yemeği vs. düşündüğünüzde, ontrilyonlarca liralık vergi kaçağı ortaya çıkmaktadır.

Buradaki kaçak, sadece Gelir ve Kurumlar Vergisi'nde değil, KDV'de de var. Daha ötesi de var; belge düzenlemeden gelir elde eden fotoğrafçılar, yaptıkları harcamalara da (film, fotoğraf kağıdı vs.) fatura almıyorlar, yanlarında çalışan elemanları sigortasız ya da asgari ücretle çalıştırıp, açıktan ödeme yapabiliyorlar. Otellere, düğün salonlarına belgesiz ödemede bulunabiliyorlar.

Bu olayda çözüm yolu belli; nikah salonları, otel ve düğün salonlarından, evlenen çiftlerin kimliği ve adresi alınır. Onlarla temasa geçilip, düğünle ilgili bilgiler alınır. Hatta sadece fotoğraf olayı değil, başta mobilya olmak üzere, diğer düğün harcamaları hakkında da bilgi alınır. Ardından, karşıt inceleme ile olayın üstüne gidilir.

Olay bu kadar basit. Etkin denetim, bu alandaki kayıp ve kaçağı büyük ölçüde ortadan kaldırır...

Tarih: 23 Şubat 2007, 13:18 - İp: 88.***.**8.89
fotodilan
fotodilan (üye)
İzmir / Stüdyo Fotoğrafçısı

İŞTE CEM YILMAZ'DAN İSTİKBAL MARŞI:

Bakma, dönmez şafak vakti yurttan kaçan o alçak
Dönmeyip Amerika'da, arlanmaksızın yaşayacak.
O benim milletimin hırsızıdır, yurdu soyacak,
Hortumladıkları benimdir, milletimindir ancak.


Çalma kurban olayım hepsini, ey hırslı çakal
Gariban halkımada bir pul, bırakacak kadar al
Olmaz sana götürdüğün paralar sonra helal
Hakkını vermezsen burdaki ortaklarının behemal


Ben ezelden beri aç yaşadım, aç yaşarım
Hangi hükümet beni kurtaracakmış? Şaşarım
Kurumuş musluk gibiyim, ne akar ne taşarım
Yırtsam da bir tarafımı, hiç görülmez başarım.


Mali Krizler, yoluna örmüşse çelikten duvar,
Benim cağız, ceğiz diyen bir hükümetim var
Bağırsın korkma, nasıl işimize burnunu sokar
Avrupa Birliği denen tek dişi kalmış canavar.


Arkadaş, Meclise namusuyla çalışanları uğratma sakın
İşe aldıracakların, olsun hep sana yakın
Gelecektir, cezanı vereceği günler Hakkın
Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın.


Yaktığın yerleri orman diyerek geçme, tanı
Çalışanı işten at, doldur kadroya yatanı
Gözleri açık yatır seni kurtaran atanı
Satılmadik o kaldı, durma satıver vatanı.


Sermaye mutlu olsun, olsa da çevre feda
Semizletin Apo'yu, mezarında dönsün Şüheda
Uydurma kanunlarla Meclisten getirin seda
Onbin Yıllık tarihe, yurdum ederken veda.


Cümlenizin bu yurdu yok etmek mi emeli?
Yediginiz herzelere başka ne demeli?
Oyuverin altını, iyice sallansın temeli
Yurdumun ki, sonunda vatandaş kükremeli....


O zaman durur belki gözümden akan yaşım
O zaman doğrulur belim, yukarı kalkar başım
O zaman boşa gitmez yıllar süren uğraşım
HESABINI VERİP TE GİTTİĞİNİZ GÜN KARDAŞIM...

Dalgalanın sizde dolar gibi şimdi ey suçlular
Olsun artık soyguncuya vurulacak bir yular
Ebediyen, öyle yok hesapsız bir iktidar
Hakkıdır Garip yasamış vatandaşın da gülmek

Hakkıdır ezilmiş milletimin aydınlık bir İstikbal.....



 

Tarih: 23 Şubat 2007, 21:44 - İp: 85.***.**0.128
fotoasli
fotoasli (üye)
Aydın / Stüdyo Fotoğrafçısı

Benim Sayın Kızılot'a bir de e mailim vardı geçende.Belediyeden işyeri ruhsatı alıyoruz harcımızı ödüyoruz.Gsm ruhsatı alacaksınız diyorlar şartları yerine getirip masraf edip o ruhsatı da alıyoruz.video kaset satıyorsunuz ruhsat alın diyorlar onu da masraf edip alıyoruz. mesleğimiz çıraklık kanunu hükümlerinde ustalık ve eğitici ustalık belgelerimizi de aldık.Maliyeye de kayıtlıyız. Emekliyim ve çalıştğım için maaşımı da % 10 kesiyorlar.Sorarım bir koyundan daha ne kadar post çıkar.Ama komşunuz kitapçı bir printer alıp fotoğraf çoğaltır ve derneğinizin size verdiği listedeki fiyatın yarı fiyatına fotoğraf çoğaltır .Yetmiyormuş gibi mahalledeki esnafları dolaşır müşterileri bana gönderin diye söyler ve hatta utanmaz sizin kapınızdan içeri giren müşteriyi kendine çalmak için yapmadığını bırakmaz ama ne odanız ne de size bu mesleği yapmanız için ruhsat verip vergiye bağlayan merciler sizin hakkınızı aramaz.Yani Nasrettin Hoca'nın fıkrasındaki gibi taşlar bağlanıp köpekler salıvarilmiştir.Bize de düşen yaptığımız işten pişman olup kafamızı duvarlara vurmaktan ibarettir.

 

Tarih: 4 Mart 2007, 20:22 - İp: 88.***.**9.28
badfat
badfat (üye)
Ankara / Profesyonel Fotoğrafçı

SAYIN CUSTO ARKADASIM BU YAZIYI NIYE YAZDI AMA BEN SOYLEMEK

ISTEDIKLERIMI SOYLEYEYIM YETER...

BU KONUYU ACMAKTAKI SEBEP FOTOGRAFCILARIN SAHTEKAR VE VERGİ

KACIRAN VATAN HAINLERI OLDUGU MUDUR? YOKSA SENDE FOTOGRAF

ISIYLE UGRASIORSUN,VERGINI KDV NI VERIYORSUN TIPKI

BENIM GIBI BUNUN YANINDA VERGISINI KDVSINI VERMIYEN

INSANLARIN DENETLENMESI GEREKTIGINE DAIR BIR SERZENIS

MIDIR? ONCELIKLE BUNU SORMAK ISTEDIM...

EGER 2. SECENEKSE SOYLEDIGIN SONUNA KADAR YANINDAYIM VE

YAPABILECEGIM NE VARSA DESTEKCINIM...

AMA EGER SOYLEDIKLERIN 1. SECENEKTEN YANA ISE BEN YANINDA

DEGILIM VE SOYLEDIKLERINE KARSIYM...BIZLER VERGI KACAKCISI

VEYA SAHTEKAR DEGILIZ...ODEYEBILIYORSAK KDV MIZI DE VERGIMIZ

DE ODERIZ AMA ODEYEMIYORSAK BIZLER SAHTEKAR DA DEGILIZ...

BUNLARI SOYLEMEK ISTEDIM YANLIS KONUSTUKLARIM VAR İSE BENI

AFFEDIN VE CAHILLIGIME VERIN...

IYI CALISMALAR,BOL KAZANCLAR...

 

Tarih: 4 Mart 2007, 22:56 - İp: 88.***.**2.155
custo
custo (üye)
İstanbul / Reklam Fotoğrafçısı

Açıklama yapmaya gerek yok, niyet belli... Ama ben de aynı dertten muzdarip Kızılot'un bahsetiiği çakallar yüzünden neredeyse severek yaptığım işimden soğumak üzereyim.

Ne yazık ki yine aynı şeyleri yazacağım...

İSFO ve benzer mesleki kuruluşlar bülten satmak yerine, bu işlerin peşine düşse, kümestekileri yolma zihniyetinde olan devletin, köşedeki kırtasiyeciye ve vergi levhası bile olmayan !!! yamyamların peşine düşmesini sağlasa mesele biraz çözümlenir. Bu tür durumlarda ihbar müessesesi işler. Ve bu ihbarı meslek kuruluşunun yapması benim ya da sizin tek başınıza yapmanızdan daha etkili olur.

Sizler biliyormusunuz İstanbul'daki kalburüstü düğün mekanlarının çoğu 2-3 kişinin elinde aynen Kızılot'un anlattığı gibi işletildiğini.

Vergi bile ödemeyen bu adamlar, yasalara rağmen (rekabet yasası) mekanlarla yasadışı anlaşmalar yapmaya devam ediyorlar. İSFO'da bunu seyrediyor. Mekancı ve fotoğrafçının kurduğu ketenpere sayesinde o mekanlara düğün sahibi istese bile başka fotoğrafçıyı getiremiyor. Sanki demirperde ülkesi... Bahaneleri de mekancı fotoğrafçıdan kira alıyor...

Böyle bir anlaşma yapılması yasadışı. Ama sanatkarlık olmadığı için işini rüşvetle götürmekten başka çaresi yok ki. Ayrıca işine de geliyor. Çaba sarfetmeden o da mevcut düzenden faydalanmayı kar sayıyor. Benim, sizin ödediğiniz gibi ne stopajı var, ne KDV'si ne gelir vergisi. Sonra da vatanseverlik taslıyor.
Üflediğinde mangalda kül bırakmıyor.

#custo' tarafından 05.03.2007 10:04:10 tarihinde düzenlendi.

 

Tarih: 5 Mart 2007, 10:01 - İp: 88.***.**0.252
  • 1