Nano Resif

Çalışmayan link eklemişim..

fotoğraf yerleştirsem daha iyi...

Sorması ayıptı bu alet ile ne yapıyonuz..Yoksam deniz suyundan tatlı su mu üretiyornuz..

Lazut hocam, o cihazı akvaryum suyunun aktığı başka bir tanka yerleştirip çalıştırınca, hava kabarcığı ile birlikte kirli suyu pompalayan motorun oluşturduğu bir köpürme silsilesi meydana geliyo.. Malum artıklar hava kabarcığına yapışıp yüzeye çekiliyo.. temiz su ise aşağıdaki kanaldan geçip geri pompalanıyo.. tatlı suya nazaran tuzlu su çok köpürüyo, bu sayade bir filtreleme gerçekleşmiş oluyo.. Dur bi link bulayım.. yutub haricinde bi video sitesi olsun, orası halen banlı herhalde..

http://www.livevideo.com/video/45260356B8B24EA7AD8E7B03A031D00A/octopus-nw200-protein-skimmer.aspx

protein skimmer su filtrelemenin ve hazırlamanın yalnızda onda biri aslında.. ve en çok parayı yiyen kısmı..
deniz akvaryumunun en fazla geçmişi 10 yıl.
daha önce yapılayayışının sebebi var olan teknolojinin deniz suyunu taklit edemeyişi..
su filtreleme ve hazırlama yeteri kadar iyi olmaz ise en ucuzu 25-30 dolar olan resif canlılarının bir yada birkaç ay gibi kısa bir sürede ölmesine sebep verir.
üretimi en kolay olan resif balığı palyançonun üretimi içinse neredeyse mükemmele yakın su şartları gerekiyor. tabi bunuda en pahalı aletlerle yapılacak diye bir şart yok ama sürekli takip ve müdahale altında bulunmalı..
Tuz desen zaten bu hobinin en pahalı gider kalemi.. bir kere tuzlayıp birdaha tuzlamamak gibi bir durum yok.. tuz stoğu ile sürekli tazelenen suyu gerekli miktarda takviye yapmak gerekiyor. acayip bir döngü sözkonusu. kaliteli ve iyi su ile polipleri yaşatmak, polipler ile resifleri yaşatmak resifler ile diğer canlıları yaşatmak gerekiyor.
ben tatlısuda her türlü ilacı ve kaliteli yemi kullandığım halde akvaryumdaki balıkları iç parazitten koruyamadım ve toplu kıyıma maruz kaldım.. 250-350 arası balık popülasyonundan şu an kalan 20-30.. onlarda hasta bir şekilde karşı koymaya çalışıyorlar.... aha yavrulayan var galbaa.. ben kaçtım..

Vay be...Gerçekten çok ilginç..Bak yavaş yavaş bana da bir şeyler bulŞaştıracaksınız..

roko noldu doğum..erkek mi dii mi doğdu..Adını ne koydun*..Hasta bakıcılara kaç para ödedin

boşuna heyecan yaptık abi.. ifrazat durumuymuş.. bi gözlük almam lazım..
ama akvaryum işi zaman ve zemin istiyor haberin ola.. fotoğrafa benzemez..
kamerayı koyarsın kenara ne zaman boşvaktin olursa o zaman basarsın deklanşöre ayağınla.. ama akvaryumda durum öyle değil.. su değişimi geldiyse işini bırakıp suyu değiştirecen.. balık doğum yapıyosa ve dersin varsa öğrencileri salacan çayıra sen yavruları toplayacan ana tanktan.. sarımsak, tavuk ciğeri, bezelye, dana yüreği, ıspanak ve bilimum muftelif makul mahsulden yem hazırlayacan, ilacını verecen altını temizleyecen..
sonra demedi deme..
ben ibrahimede de.. yok ibrahime değil meteye dedim.. bu sucul hayat meşagatlidir diye.. demedim mi mete..
mete iddiaya varmısın bu lazut hocam sucul hayata bi bulaşsın bize beddua eder... ankarada olsa verirdim 150 litreliği...
hastalık durumu beni bulanttı, bırakacam suculu... yeşile merak yaptım..

150 litreyi bırakıp naapıcan hocam.. bin litre filan düşünüyosan ayrı mevzu.. parazite karşı düzenli şekilde mavi mürekkepden kullanman gerekicek diye biliyorumda..

Tatarbeyimiz ne yaptı acaba malavi kolonisini tanganika ya yükseltecek diye biliyodum enson..

Lazut hocam.. suda hayat var haberin olsun..

Aman yok roko kalsın..Benim boş vakitlerimi dört duvar arasında geçirmeye hiç niyetim yok..
Bu suculu hayat bana ters ama abimin acaip bir merakı var..Özellikle de attlıs su balıkçılığına

lise başlardayım sınıfta bir balık furyası herkes japon tercih ediyor havasız yaşadığı için. tabi geri kalırmıyım ... bende katıldım furyaya. mısır çarşısından bir çift aldım ama hangisi erkek hangisi dişi anlamıyorum.
neyse bana dedilerki suyu ılık olmalı !
bir süre kavanozda besledikten sonra sularını değiştirmeye karar verdim. nihayetinde onlarında taze oksijene ihtiyacı var.
hava soğuk. musluktan akan suya dirseğimi sokup kontrol ettiğimde biraz daha ısınması gerektiğine karar verdim.
tavaya su koyup ocakta hafifçe ısıttım.
o suya balıkları koyar koymaz ters döndüler.
o hallerini gördüm ya... bir panik telaş la geri alıp kurulayıp eski kavanoza geri koydum ama bidaha kendilerine gelemedi garibanlar. kısa bir süre sonra da tamamen alabora oldular.
ilginç bişey daha farkettim camın önüne koyunca salyangozlar yiyo balığı

Hepimizin benzer tecrübeleri olmuştur Makara.. Salyangoz deyince aklıma geldi; osmanlı sarayında denizden karides vs.. temin eden kimselere "Haşarat-ı Bahriye" diyorlarmış.. İlk duyduğumda koptuydum.. Bizim içinde netfotoğrafın haşarat-ı bahriyeleri diye düşünen varmıdır acep..