buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

Süreç Bir Maraton

Sene 1961 ya da 62 olmalı . Tabi ben anımsamıyorum ,zaten o zaman dünyada değildim . Kitaplar öyle yazar
Dönemin başbakanı İ.İnönü Avrupa Toplulukları(nedense AB denir bizde, AB diye bir şey yok aslında, Avrupa Toplulukları var) ile bir anlaşma imzalar ve Türkiye AT ilişkileri başlar.

AT neden kurulmuş? İkinci dünya savaşının hemen sonrasına gitmemiz lazım.
Savaşın en büyük nedeni zengin lömür yatakları aslında. Yahudiler filan bahane. 1. Dünya savaşının da asıl nedeni tamamen duygusal(bize ne oluyor demek lazım tabi, biz neden girdik o savaşa o ayrı bir konu).

Savaştan sonra bakıyorlar olacak gibi değil, bari bu sınırlı kömür ve kömür yakarak üretilen çeliği birlikte idare edelim , yoksa Eınstein'in belirttiği acı sona gideceğiz derler.
(Einstein ; 3. dünya savaşı olursa bu savaş top tüfekle değil kılıç mızrakla olur demiş, nükleer silahlara gönderme yapıyor ve insanlığın yok olacağına işaret ediyor).

Ve savaştan hemen sonra Alamanya,Fransa,İtalya ,belçika ve bir iki çerez devlet Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğunu oluşturuyor.
(İngiltere bunlara poposuyla gülüyor, ısrarlı davetlere rağmen oralı olmuyor). Zamanla işi büyütüyorlar . Ama desteğe muhtaçlar ve bir süreç öngörüyorlar Türkiye'ye...1961 senesinde macera başlıyor böylece.
Bu süreç kurallara ve şartlara tabidir ve hiç bir şey olmasa bile 1995 senesinde Türkiye kesinlikle aralarında olacaktur.

Birlik gittikçe büyür ve kömür çelik dışında artık pek çok konuyla ilgilenmektedir. Büyük Avrupa fikri tarihte 4. kez yankılanmaktadır. (Büyük Avrupa projesi Romalılar,Napolyon ve Hitler tarafından baltayla kurulmak istenmiş).

İngiltere bakar, olacak gibi değil beni de alın der 69 senesinde. Ama almazlar(71 yılını bekler İngiltere).

Birlik 70 lerin sonuna doğru ilk genişleme dalgasını yayar.
Fransa özellikle Yunanistan için bastırır. İtalyanlar ve Almanlar hiddetle karşı çıkarlar buna. Fransa Yunanistan'ı Avrupa tarihinin kurucusu sayar. Almanya'ya göre Yunanistan köydür ve diktatörlükle yönetilmektedir, 2000 sene önceki kültür bu gün bir şey ifade etmemektedir. İtalyanlar'da karşı çıksalar da Yunanistan birliğe davet edilir. Bari Türkiye'yi de çağıralım derler, zira her an savaşabilir bu ikisi . İlginçtir o yıllarda Türkiye Avrupa nın gözünde bir batı ülkesidir. Laik bir batı ülkesi ve modern batı hukukunu uygulayan, o yıllarda sosyalist ve aydınlanma hareketiyle çalkılanan, dolayısıyla Avrupa nın geçtiği aşamalardan geçen bir ülke.Ve Avrupa ülkeleri Türkiye ile Yunanistan arasında fark görmemektedir.Türkiye de davet alır. Süreç en fazla 5-6 senedir ve kesindir, Yunanistanla birlikte 82-84 gibi girersiniz derler.


O sıralar Türkiye'yi yöneten Ecevit,Demirel,Türkeş,Erbakan ve büyük kral TÜSİAD kavgayı bir kenara bırakırlar.
Ecevit ; bağımsızlığımıza aykırı der.
Erbakan ;kafirler birliği der.
Türkeş;bir şey demese de olur.
Demirel;bağımsızlık der.
TÜSİAD , ya, evet TÜSİAD, ekonomimiz ve toplum yapımız buna hazır değil der(rahmetli Sabancı nın kulakları çınlasın).

Türkiye gündeminde çok az kalır zaten...

O yıllarda Yunanistan da çalkanalmaktadır, faşist dikta yıkılmıştır ve ülke çalkalanmaktadır. Yunanlılar Türkiye ye bile gıptayla bakmaktadır,ülke sefildir,köy gibidir.Ama onlar birlikle nikah kıymayı seçerken bizimkiler darbe yapalım demişler....

Tam o sıralarda buffalo doğar .

Neyse konumuzla ilgisi yok onun fazla. 9 ay 20 gün dirense de doğar sonuçta.

Sonra Özal Ab filan der, AB reddeder ,sıkıyönetim var sizde filan...

Sıkıyönetim kalkar. 90 ların başında bir kez daha reddediliriz. Bu sırada mesut yılmaz isimli genç ve karizmatik dış işleri bakanı yıldız gibi parlar.
Özal köşke o ülkenin başına geçer. Ecevit mavi gömleği ve %7 oyuyla sosyal demokratların iktidara gelmesini inatla engeller.

95 yılında ilk bayan başbakanımız ülkenin laik imajını pekiştirmez, 20 sene önce batıcı algılanan ülke artık ortadoğunun sıcak çölüne doğru yuvarlanan bir ülkeyi çağrıştırmaktadır.

tabi daha önce 4-5 sene önce SSCP yıkılır. bu kı

Tarih: 22 Ocak 2008, 22:04 - İp: 88.***.**8.27
lazut
lazut (Objektif)
Sinop / Amatör

ya ne demek istediğini iki cümle ile özetleyecen mi Bizahnet şu yazdığını oku da bir özetini çıkar şuraya ondan sonra bakalım ne demek istediğine.

 

Tarih: 22 Ocak 2008, 22:30 - İp: 88.***.**4.207
buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

sen bir de öğretmen olacaksın, çocuklara okuma aşkını aşılayacaksın be adam

 

Tarih: 22 Ocak 2008, 22:31 - İp: 88.***.**8.27
lazut
lazut (Objektif)
Sinop / Amatör

ben matematik öğretiyorum abi.Biz de okuma parçası falan yok

 

Tarih: 22 Ocak 2008, 22:33 - İp: 88.***.**4.207
pazarbey
pazarbey (Avukat)
Kütahya / Amatör

Olmazmı lazut.Atatürkün matematiğe bakışı falan olmalı.

 

Tarih: 22 Ocak 2008, 23:41 - İp: 88.***.**8.202
rokomet
rokomet (üye)
Ankara / Amatör

güzel yazı..
mesut yılmaz başbakanlığı döneminde, AET'nin o zamanlarda bir sözünü yada tahahütünü yerine getirmemesinden dolayı toplantılara katılmayıp posta koymuştu.. kısa bir süreliğine kahraman gibi alkışlanmıştıı..
ah mesut ah.. bu konuda olmasada başka bir çok konuda memleketin ucunu yakanlardan birisin.
Yangın hala sönmedi

 

Tarih: 24 Ocak 2008, 10:25 - İp: 88.***.**3.189
buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

Rookomet düşünüyorum da, ülkeyi öyle kadrolar yönetti ki
Ülke 1920-30-40-50-60 larda hep ilerlemiş gelişmiş. İki dönem var , ilerlemek bir yana geriye gitmişiz, 1970 ler ve 1990 lar.....
Her iki dönemde de olumlu hiç bir şey göremiyorum.

 

Tarih: 24 Ocak 2008, 12:19 - İp: 81.***.**7.49
lazut
lazut (Objektif)
Sinop / Amatör

Abi yani yukarki yazı da onu mu demek istedin.Ama alttaki fotoğrafa bakınca sankim ülkeyi bunlar bu hale geitrdi der gibi bir hava var nurda yanılıyor muyum?

 

Tarih: 24 Ocak 2008, 12:27 - İp: 88.***.**1.65
buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

yazıyı oku kardeşim
bu sayısalcılar nedense hep böyledir, okumaya üenirler

 

Tarih: 24 Ocak 2008, 12:36 - İp: 81.***.**7.49
rokomet
rokomet (üye)
Ankara / Amatör

aslında bende okumaya üşendim. ilk başını birde ortasını okudum sonra sonunu okudum.. bi parça ilgimi çekince araları doldurdum.. (sayısalcıyımdır )

hakan forumlarda siyasal tartışmaları pek doğru bulmasamda farkında olmadan çok siyasi içerikli bir mesaj yazdım az önce..
ama şöylede bir düşüncem var.. biz millet olarak acaba nasıl yönetilmeyi istiyoruz ve bu isteğimizi nasıl uyguluyoruz.. biyolojik hafızamıydı neydi öyle bişey varmış insanda.. ben o hafızayı biraz kurcaladığımda, göçebe bir topluluktan, oba düzenini oradanda monarşiye dönüşümü görüyorum.. önce çok yaşa padişahım diyip bi kişiyi (haşa) tanrısallaştırdık sonra ayaklanmalarla kellesini vurup kardeşini oturttuk. Sonra dahi sayılabilecek bir lidere tüm yetkileri verip "hazret" ilan ettik. sonra onun görüşlerini hayat biçimi olarak kabul ettik. ve hep onun gibi ikinci bir lider özlemiyle yanıp tutuştuk. başa çıkamadığımız sorunları asıp kesmeyi, memleket yönetiminde bir marifet olarak gördük..
şimdide memleketi yönetenleri (mecazi olarak) asıp kesiyoruz gibime geliyor.

 

Tarih: 24 Ocak 2008, 13:12 - İp: 88.***.**3.189
buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

Rokkomet , bu konuda haklısın aslında. Ben açıkçası ülkeyi yöneten kimseyi beğenmem Belediye başkanını, bakanları,vekilleri...

60 ihtilalinden sonra bir anayasa komisyonu toplanmış. SıddıkSami Onar başkanlığında.

İlk taslakta iki meclis öngörüyorlar. Birinci meclis halk oyuyla geliyor ama ortaokul mezunu olmak oy kullanmak için şart.
İkinci meclis meslek odalarının, sendikaların ,sivil örgtülerin seçtiği temsilcilerden oluşuyor.
Ekonominin idaresi bağımzsız bir merkez bankasına bıralıyor...

Verilen mesaj şu ;Türkiye gibi okur yazar oranının düşük olduğu, modern aile yapısından çok geniş ailenin egemen olduğu, göçebe kültürünün egemenliğinin sürdüğü bir toplumun seçtiği meclis kendisi gibi olur. Oy verirken oğlunun işe sokulması sözünü alır, kızınıntayini yaptırma karşılığı oy verir vs.

Ülke seçkinlerce (mutlu azınlık değil de, okumuş yazmış ,mürekkep yalamış ya da alaylı olsa da nirvanaya ermiş kesimler) yönetilmeli ama şekli bir meclis de olsun denmiş.

Jakobenizm deniyor buna ve ben kendi siyasi kimliğimi jakobenizmle açıklayabilirim aslında.


Ama bu tasarı dola olarak tepki çekmiş. Halk oyundan vazgeçilmemiş.

Ama her şeye ,tüm yolsuzluklara,teröre,kavgaya rağmen itiraf etmeliyim ki iyi olmuş
Demokrasi bir kültürse eğer o kültürün yeşermesi için zamana ihtiyaç var. Arada senin benim kuşak yitik kuşak olacak belki ama belki de gelecek nesiller demokrasinin az çok işlediği bir toplumda yaşayacak.


1930 larda Fransa'da -kimdi anımsayamadım şimdi- bir düşünür gazeteler önünde oyunu açıklamış , şu partiye oy vereceğim demiş ve milyonlar onunla aynı oyu kullanmış .

Aslında çok komik bir şey gibi duruyor bu. Milyonlarca kişi tek bir kişinin oyu doğrultusunda oy kullanıyor.

Ama saçma gibi duran toplumsal kuralların arkasında gayet masumane ve gayet gerçekçi bir mantık olabilir.
Mesela kaç birey o adam gibi parti programlarını,teşkilatını,20 sene sonrasını, ülkenin geçmişini,geleceğini,ekonomisini düşünmüştür ki?

 

Tarih: 24 Ocak 2008, 13:25 - İp: 81.***.**7.49