furkant
furkant (üye)
İstanbul / Amatör

İyi Bir Portre Nedir? Nasıl Çekilir?

Canon 550 D ile M modunda portre çalışmaları yapıyorum ama
hakiikaten çok acemiyim. Yardım ve yorumlar için fotoğraf yükleyeceğim ve hangi şartlarda çektiğimide yazıcam. Kendim ile perde arasında 40 50 cm benım ile makine arasınad 60 70 cm mesafe varken göz izamda bir cisim koyup ona odaklandıktan sonra yerimi alop kumandam olmadığı için 10 sn sonra makine kendisi çekiyor. Fakat fotoğrafta hatalar olduğu çok açık...

1/50 enstantane ve f 22 ile flaş açık ken çekildi.

http://img838.imageshack.us/img838/159/img3136x.jpg


#furkant' tarafından 12.08.2012 13:23:22 tarihinde düzenlendi.

Tarih: 11 Ağustos 2012, 19:51 - İp: 80.***.**3.160
ozaygonlum
ozaygonlum (üye)
Antalya / Amatör

Resim çekilmez çizilir.Keskin portreler için 50mm F/1.8 objektif işini görür.

 

Tarih: 11 Ağustos 2012, 20:47 - İp: 88.***.**9.254
evrendemir
evrendemir (üye)
İzmir / Meraklı

Portre konusunda Sn.Emre İkizler'in yazısı hoşuma gider,
okumasını severler için aşağıdaki metin paylaşılmıştır

Sn. Emre İkizler'den alıntıdır.
------------------------------------


Portre fotoğrafı, çoğumuzun algıladığı gibi yalnızca vesikalık fotoğraf klişesinden ibaret değildir. Yani cepheden bakış ve omuzları içeren kafa fotoğraflarından söz ediyorum. Bunlar da tabii ki portredir. Ama portre fotoğrafı çekmek istediğiniz zaman, kendinizi bu kadar dar kalıplar içinde hissetmenize hiç gerek yok. Profilden bir baş, bütün bir beden, piyano çalan bir el, hamile bir bayanın karnı, bir bebeğin ayağının altı gibi farklı yaklaşımlar portre fotoğrafçılığının tadı, tuzudur. Fotoğrafçı için asıl önemli olan, insanların kişiliğini algılamalarıdır. Çekilen fotoğraf bu kişiliği ortaya koyabiliyorsa başarılı bir portre fotoğrafıdır.

Doğal bir bakış, fotoğrafı çekilen kimse tarafından verilmesi gereken pozdur. Bunu sağlayacak olan da fotoğrafı çeken kişidir. Portresi çekilecek olan model ile portreyi çekecek olan fotoğrafçı arasında sağlam bir diyalog olmalıdır. Yani model, fotoğrafının çekileceğinin bilincinde olmalıdır ve fotoğrafçının istediği etkiyi gerçekleştirmek için iletişime açık olmalıdır.

-İletişim;
Portresini çekmek istediğiniz kişiye isteğinizi anlatabilmeniz için onu kesinlikle tanıyor olmalısınız. Eğer tanımıyorsanız da bir an önce tanışın. Ona kendinizi tanıtın, havadan sudan da olsa bir şeyler söyleyin ve onun kişiliği hakkında ipuçları elde etmeye çalışın. Bu iletişimi kurduktan sonra, uygun bir fon ve uygun bir ışık altında onun portresini çekmek istediğinizi söyleyin. Bunu yapmaktaki amacınızı anlatın. Büyük bir olasılıkla kabul edecektir ve çaktırmadan çekeceğiniz bir fotoğraftan çok daha iyi bir sonuç ortaya çıkacaktır. Diyelim ki kabul etmedi; ne olacak, dünyanın sonu değil ya. Kaçırdığınız yığınla konudan biri olarak unutulup gidecek. Modele bu şekilde yaklaşımı kuşkuyla karşılayanlar olabilir. Ama inanın bana, iletişimsiz bir fotoğraftan çok daha fazlasını elde edeceksiniz. Bu konuda pratik yapmak için, işe yakın arkadaşlarınız ve akrabalarınızdan başlayabilirsiniz. Yakınlarınıza hem nazınız geçer, hem de onları zaten tanıyor olduğunuz için hangi özelliklerini vurgulamak istediğinizi bilirsiniz.

-Işıklandırma;
Çekim için uygun ışık ve temiz bir fonun varlığından emin olmanız gerekir. Doğal ışık yeterli değilse, yapay ışık kaynaklarından yararlanmanız ya da yüksek ASA lı film kullanmanız gerekir. Ama portre fotoğrafında keskinlik önemli olduğu için iri gren (yani yüksek ASA) pek tercih edilmeyecek bir etki yapacaktır. Bu yüzden, ne yapıp edip ışık bulun!

Işığın miktarı ve niteliği çok farklı olabilir. Mum ışığında güzel bir portre çekebilirsiniz, ama sert öğle güneşi altında çekim yapmamalısınız. Çünkü tepe ışığı olumsuz gölgeler oluşturarak ifadeyi çok değiştirecektir. Benzer şekilde cephe ışığı da derinlik duygusunun kaybolmasına yol açtığı için uygun bir aydınlatma şekli değildir (Makine üzerindeki flaşın da olur olmaz kullanılmaması gerektiğini ayrıca belirtmeme gerek yok sanırım!). Tek ve ideal bir aydınlatma şekli bulunmamasına karşın, yarı cephe ışığı ile yanal ışık kullanımının diğerlerinden daha iyi sonuç vereceğini söyleyebilirim. Direkt cephe ışığı yerine, bir yüzeyden yansıtılarak ya da dağıtılarak verilen ışıkla iyi bir aydınlatma sağlanabilir. Sert bir ışık yerine, yumuşak (yaygın, difüz) bir ışık daha iyi detay verecektir ve modeli rahatsız etmeyecektir. Bunu pencere önünde tül perdeyle, flaş önünde ise difüzörler (ya da kağıt mendil) aracılığıyla yapabilirsiniz. Açık havada iseniz, sabahın ilk saatleri ile akşamın son saatlerini kullanmanızı öneririm. Çünkü bu saatlerde gün ışığı daha yumuşaktır, yataydır ve daha sıcak renklidir.

Mutlaka flaş kullanmak zorundaysanız, flaşı dolgu ışığı olarak kullanmanızda yarar var. Yani ortam ışığına göre pozlandırma yapıp, flaşı 1/2 ya da 1/4 gibi bir güçte, yalnızca gölgeleri yumuşatmak amacıyla kullanın. Flaşı asıl ışık kaynağı olarak kullanmak istiyorsanız, lütfen makine üzerinde kullanmayın. Çünkü makine üzerindeki flaş çok sert bir cephe aydınlatması yapacaktır. Bir senkron kablosu yardımıyla, flaşı gövdeden bağımsız ve yarı cephe ışığı oluşturacak biçimde kullanmanız daha sağlıklıdır. Birden çok flaş kullanmanız durumunda ise ana flaşı yarı cephe ışığı olarak, yardımcı flaşları ise dolgu ışığı, saç ışığı ve fon ışığı olarak kullanmanız doğru olur. Bu ışıkların yerleri ve açıları değiştirilerek farklı etkiler elde edilebilir. Bu konuda biraz deneme yapmakta yarar var. Genel olarak dolgu ışığı cepheden ya da ana ışığa simetrik olarak, saç ışığı ters açıdan ve fon ışığı da fona paralel olarak kullanılır.

-Objektif Seçimi;
Uzun odak uzaklığına sahip bir objektif kullanımı, burun çıkıntısını gizleyip, normal ya da geniş açılı bir objektife oranla yüz hattı oranlarının daha uyumlu olmasını sağlayacaktır(cümle olumlu bir anlam taşıyor gibi görünsede aslında olumsuz bir şeyden bahsediyorum). Kısa tele dediğimiz 105 mm ve buna yakın odak uzaklığına sahip objektifler portre çekimlerinde idealdir (85-135 mm arası). Bu rakamlar 35 mmlik sistem için geçerlidir. Dijital, APS ve orta format için dönüşüm yapılmalıdır. Geniş açılı objektiflerin yakın çekimde insan yüzünde yarattığı distorsiyon inanılmaz ölçüde komiktir. Biraz eğlenmek için bunu deneyebilirsiniz. Ancak, klasik anlamda bir portre fotoğrafı için asla kullanmamalısınız. Normal ya da standart olarak adlandırılan objektifler ise ciddi bir distorsiyon yaratmamakla birlikte, uygun bir kadraj için konuya çok yakınlaşılması sonucu, modelin gözlerinde şaşı bir ifadenin oluşmasına neden olurlar. Çok uzun telelerde ise, modele çok uzak kalınması nedeniyle modelin anlamsız bakışlar takınması olasılığı yüksektir. Uygun bir konuşma mesafesi kadar pay sağlayan kısa teleler, en rahat ifadelerin oluşmasına yardımcı olurlar.

-Çekim Aşaması;
Her şeyi hazırladıktan sonra yapılacak ilk iş, poz veren kişinin yapay bir ifade takınmasını önlemek, yani onu rahatlatmaktır. Bu da ancak iletişimle sağlanabilir. İnsan başının girintili çıkıntılı olması nedeniyle alan derinliği sorun olabilmektedir. Gözlerin net olması önemli bir kriterdir, ancak gözlere netleme yapıldıktan sonra, yüzün diğer noktalarındaki hafif netsiz görüntüler fazlaca önemli değildir. Ayrıca, bir portre çekiminde arka planın netsizliği, portrenin ön plana çıkmasına yardımcı olan bir etkendir.

Sonuç olarak, farklı diyafram değerleri deneyerek farklı vurgular yaratabilirsiniz. Çeşitli ışıklandırma şekilleriyle modelin karakterini ve ruhsal durumunu yansıtan görüntüler elde edebileceğiniz için, modeli yakalamışken kolay kolay bırakmayın ve aklınıza gelen tüm ışıklandırmaları deneyin. Modeli arka plandan soyutlamak gibi bir yaklaşım denenebileceği gibi, modelin arka planla uyumuna özen göstermek gibi bir yaklaşım da denenebilir. Anlatıma katkıda bulunmayan gereksiz ayrıntıları kadraja sokmadıktan sonra her yol mübahtır!

Vesikalık mantığında yalnızca kafa görüntüsüyle kadrajı doldurmak, arka planın çok karmaşık olduğu durumlarda ya da arka planla uğraşılmak istenmediği durumlarda en sık başvurulan yöntemdir. Kompozisyon bakımından en kolay uygulama olan bu türdeki yaklaşım, ışık, ifade, makyaj ve diğer etkenler açısından ise en zor uygulamadır. Çünkü bu tür fotoğraflarda, her türlü ayrıntı daha kolay görünebilir niteliktedir ve en küçük hata fotoğrafı bozabilir. Genel olarak yetişkin erkek portrelerinde sert bir aydınlatma, bayan fotoğraflarında ise yumuşak aydınlatmanın tercih edilmesinin nedeni, erkek yüzünde çekici bulunan çizgi ve kırışıklıkların vurgulanması, buna karşın bayan yüzlerinde bu tür izlerin gizlenmeye çalışılmasıdır. Bebek, çocuk ve genç fotoğraflarında ise belirgin bir ışıklandırma eğiliminden söz etmek zordur.

Modelin yüzündeki herhangi bir kusurun gizlenmesi için çeşitli yöntemler denenebilir. Bunlardan biri, kusurun bulunduğu tarafı görmeyecek olan çapraz bir bakış ya da profilden bakıştır. Cepheden bakılarak; fakat yanal bir aydınlatmayla kusurun gölgede bırakılması da sıklıkla uygulanan bir yöntemdir. Bir başka yaklaşım ise, modelin ellerini kullanarak kusuru gizlemektir. Bu anlatım yönteminde tek bir el kusurun üzerine konabileceği gibi, simetrik bir etki yaratmak amacıyla iki el birden de kullanılabilir.

-Gözlük Sorunu;
Gözlük kullananların fotoğraflanmasındaysa en çok dikkat edilmesi gereken şey yansıma kontrolüdür. Yansımanın oluşması kaçınılmazdır. Ancak ne ölçüde rahatsız edici olduğuna çok dikkat etmek gerekir. En azından fotoğrafçının kendi görüntüsü yansımamalıdır. Başın yönünü ya da ışık kaynaklarının yerlerini değiştirerek yansımalar minimuma indirebilir, hatta bazen tamamen kaldırabilirsiniz. Yansımaları engellemek için polarize filtre kullanma düşüncesi ise pek uygulanabilir değildir. Çünkü polarize filtre hem iki stopluk ışık kaybı yaratacaktır, hem de kontrastı çok artıracaktır. Oysa, daha önce de belirttiğim gibi, portre fotoğraflarında yüksek kontrast pek istenmez. Yine de, ortam ışığı elveriyorsa ve sert etkiler elde edilmek isteniyorsa bu filtre kullanılabilir.

Gözlük camındaki yansımalardan kurtulmanın kesin çözümü ise camları çıkarmaktır! Yarım çerçeve ya da sıfır çerçeve söz konusu değilse, yani cam çıkarıldığında gözlük formunu koruyorsa, uygulanabilecek en iyi yöntemdir. Küçük bir tornavida yardımıyla bu işi bir dakikada yapabilirsiniz.

Son olarak, gözlüğü modelin yüzünde değil de, kadraja girecek şekilde elinde tutarak kullanmasını sağlayabilirsiniz. Gözlük sapının ağza alınması, sandalyenin arkasına yaslanılarak gözlüğün elde çevrilmesi gibi çeşitli görüntülerin, son derece doğal etkiler yarattığını düşünürüm. Bunları siz de uygulayın; ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.

-Beden Dili;
Omuzlar ve göğsün de dahil edildiği kompozisyonların, kelle fotoğrafına göre iki farklılığı vardır. Birincisi, modelin üzerindeki giysinin de anlatımda (olumlu ya da olumsuz) yer almasıdır. İkincisi ise beden dilinin de devreye girmesidir. Modelin üzerindeki giysinin renk ve desen bakımından çok karmaşık olmaması ve çok fazla takı kullanılmaması, ilginin yüze daha çok yönelmesini sağlayacaktır. Ayrıca saç biçimi ve makyaj konusunda da söylenebilecek çok şey var, ama sanırım bu daha profesyonelce bir çekim için gereklidir ve başlı başına bir yazı konusudur. Kısaca, yüzdeki parlamaları azaltacak bir pudralama işleminin ve yüz kusurlarını gizleyecek bir saç modelinin işe yarayacağını söyleyeyim.

İnsanları put gibi oturtmak yerine öne, arkaya, yana eğilerek oturmalarını sağlamak, anlatıma dinamizm kazandıran uygulamalardır. Modelin ellerini ve kollarını kullanarak grafik çizgiler oluşturabileceğinizi hiç aklınızdan çıkarmayın. Bu arada modeli mutlaka oturtmak zorunda olmadığınızı da belirtmeliyim. Ayakta, yaslanarak, yatarak ya da çömelerek poz vermelerini de sağlayabilirsiniz. Bu uygulamaların her biri çok ilginç sonuçlara ulaşmanızı sağlayabilir.

Belki de en önemli özelliği en sona bıraktığımı fark ettim. İnsanları, yaptıkları işin başında görüntüleyin! Bir torna işçisini torna tezgahının başında, bir madenciyi elinde kazması ve başında baretiyle, bir yüzücüyü ıslakken ve mayosuyla, bir iş adamını masası başında, oyun oynayan bir çocuğu oyuncaklarıyla ya da yemek pişiren bir kadını mutfak dekoru içinde görüntüleyin. Bu tür uygulamalar hem anlatımı güçlendirecektir hem de sizi mekana uygun ışıklandırma yapmak zorunda bırakacağı için teknik çözümleme pratiğinizi geliştirecektir... Portre çekimi konusunda değinilebilecek en temel, dikkat etmen gereken hatlar bunlardır... Bunların dışında fotoğrafçıya ve zevklerine göre üzerine eklemelerde yapılabilir tabiki... )

M.Ü. G.S.F. Fotoğraf Bölümü Öğretim Görevlisi; Emre İKİZLER

Ve sonuç;
http://www.fotokritik.com/1179961
http://www.fotokritik.com/1544206
http://www.fotokritik.com/1471743
http://www.fotokritik.com/1395721
http://www.fotokritik.com/1376032
http://www.fotokritik.com/1275988
http://www.fotokritik.com/1249145
http://www.fotokritik.com/1166722
http://www.fotokritik.com/1189920
http://www.fotokritik.com/16206

Hepinize portre çekimlerinde başarılar dilerim...

 

Tarih: 11 Ağustos 2012, 22:33 - İp: 78.***.**9.34
furkant
furkant (üye)
İstanbul / Amatör

Emre Beyin eline emeğine sağlık çok teşekkür ederim.

En fazla üstünde durduğu konulardan bir tanesi modelin iç dünyası, duygu ve düşünceleri ki benim hiç dikkat etmediğim konudur.
Kutay Kösem adlı bir sanatçının self portre çekimleri çok etkilemişti beni sebebi de modeline nasıl bir duruş sergilemesi gerektiğini anlatmak zorunluluğunun olmaması aslında. Diğer bir yandan da kendi fotoğraflarını çeken bir insanın kendisi ile barışık olması gerektiğini düşündüm.Ben tam tersi objektifin önünde olmaktan nefret ederdim kendimi beğenmediğim için. Ama denemelerim gösterdi ki bana git gide daha da mutlu daha da kendisi ile barışık bir Furkan ortaya çıkıyor.Neyse bundan bahsetmemin sebebi aslında konuyla alakalı değil sadece bir görüş olsun diye söyledim içine kapanık bu tarz fobileri olan bir kişilik için denenmeye değer bir yöntem gibi geldi.

Mesele şu ki çektiğim fotoğraflarda ilk önce görsel olarak nelere dikkat etmeliyim kriterler ne olmalı tam da farkında değilim.Olanak larımda çok sınırlı şimdilik 18 m2 bir odada bir tripod ve makinem ile çekimler deniyorum.Güzel fotoğraf nedir öğrendiğim zaman daha güzel kareler çıkabilir aslında önüme.

 

Tarih: 12 Ağustos 2012, 13:36 - İp: 80.***.**3.160
lutus
lutus (üye)
Yurtdışı / Amatör

-f 22 gibi diyafram değerlerinden uzak dur.
-f1.8 gibi en açık diyafram değerlerini kullan.(arka planı öldürmek için)
-Arka plan ile model arasındaki mesafeyi artır.
-harici flash yoksa flash kullanma, yada flashın önünü peçete ile fln kapat
-yüklediğin fotoğraftakine benzer çekimler yapmayı amaçlıyorsan, ışığın bol olduğu bir vakitte arka plana pencereyi(ışık kaynağını) farklı bir çekim de yapabilirsin.(http://galeri.netfotograf.com/photo.asp?foto_id=522377)

 

Tarih: 14 Ağustos 2012, 16:34 - İp: 78.***.**6.183
eflatunpinar
eflatunpinar (üye)
Konya / Meraklı

lutus birkaç önemli açıklama eklemiş fakat flashın önüne herhangi bir şey koymayın,bu çok yerde yazmaz tecrübelerime dayanarak söylüyorum flasha zarar verebiliyor.

Bunun dışında iso değerlerini düşük tutun,iso demek gürültü(noise) demektir.Bu da pürüssüz fotoğrafları çekmenizi engeller.

Ayrıca raw çekin ve her çekiminizi işlemden geçirin.Küçük ışık ayarlamaları,efektler,keskinlik,kontrast gibi şeyleri kurcalayın daha güzel kareler elde edebilirsiniz.

Son olarak
Ayrıca ilk cevapta 'resim çekilmez çizilir.' demiş bir arkadaşımız.Bu tür küçük terim yanlışlıklarını insanların suratına vurmak fayda değil zarar sağlar.Belliki arkadaşımız portre çekmeye çalışmış ve tatmin olmamış,konudan uzaklaşıp tefferuatlara dalmak amatör kardeşlerimizin fotoğraftan soğumasına sebep olabilir.

Tüm bunların dışında hemen bir 50mm lens edin.Ve yatırımlarını makineden değil lens ve aksesuar(flash,kumanda,pro tripod) yönünde yapabilirsin.

Ve daima oku,araştır hiç pes etme o gördüğün mükemmel kareleri sen de elde edeceksin

 

Tarih: 15 Ağustos 2012, 22:35 - İp: 159.***.**0.134
furkant
furkant (üye)
İstanbul / Amatör

Şu aşamada amacım self potre çekiyorum çünkü yavaş yavaş enstantane diyafram Iso gibi ayarların farklığını anlamak için denemeler yapıyorum. Aslında sizin yorumlarınıza çok teşekkür ederim çok çok yardımcı oluyor her bir yorumunuz.Ama mekan ve aksesuar eksikliği ışık ayarları biraz sıkıntı oluyor bu aralar ama asıl sorunum kumandam olmadığı için netliği çok iyi ayarlayamıyorum ilk işim netliği mi ayarlamak sanırım daha sonra bilgisayarda oynamayı düşünüyorum fotoğraflarımın üzerinde. Ve her çektiğim fotoğrafı hem Cr2 hemde Jpeg modunda çekiyorum ki ilerde üzerilerinde değişiklikler yapabileyim.

Aslında ufak bir sorun daha var makinemi otomatik moda alıp kendı yerme koyduğum cisime odaklayıp çok güzel bir poz elde ettikten sonra aynı ayarları Manuel moda getirip lensimide manuele aldığımda aynı netlıği elde edemiyorum sebebi ne olarabilir?

 

Tarih: 15 Ağustos 2012, 23:16 - İp: 80.***.**2.90
  • 1