Fotoğraf ve fotoğrafçılık hakkında haberler, bilgiler ve tartışma platformu.
  Anasayfa Foto Haber Forum Foto Market Fotoğraf Galerisi Seri İlanlar Eğitim Fotoğraf Gezileri Reklam İletişim
film şeriti
  Yorgunluk - Fotoğraf: Aayhan Ruhlusaraç Beyaz örtü - Fotoğraf: Ahmet Haşimoğlu Kuru topraklar gibi...... - Fotoğraf: Bekir Karaca Kumsal - Fotoğraf: Dursun Palut Ayasofya-16 - Fotoğraf: Sezgin Özdemir
16 Haziran 2025, Pazartesi
» Diyar Diyar Anadolu
 Doğal Yaşam
 İl İl Türkiye
 Kültürel Miraslarımız
 
 
» Fotoğrafça
Gece Fotoğraf Çekimi
orh.turhanGece (düşük ışık) çekimi   Hemen her fotoğraf makinesi sahibi, bir ya da birkaç kez gece çekimi yapmayı denemiştir. Bu denemelerin büyük bir çoğunluğu ise başarısızlık ile sonuçlanmıştır. Halbuki gece çekimlerinde dikkat edilecek bir iki ufak ayrıntı ile sonuçlar düzelebilirdi. Bunun sebe...
Devamı »
 
» İl İl Türkiye
Bir Masaldır Beyşehir...
Bir Masaldır Beyşehir...
Muhtemelen Beyşehir ve çevresinin tarihi M.Ö 7000'li yıllara kadar uzanmaktadır. Yapılan araştırmalar sonucunda Beyşehir'in daha o dönemde bile önemli...
Devamı>>>
 
» Aktif Üye/Ziyaretçi
Üye: fdiker, (1)
Ziyaretçi:
 
Toplam Üye: 282860
Dün: 1
Bugün: 2

Çifte Minarenin Hikayesi - Doğuanadolu / Erzurum

Çifte Minareli Medrese'nin Yapım tarihinin ve kimin tarafından yapıldığının kesin bir bilgisi elde bulunmamaktadır.Çeşitli rivayetler vardır:

İbrahim Hakkın Konyalı Medrese'nin mimari tarzı,süsleri,yazıları,çinileri ve çift başlı,kulaklı kuş ongununa bakarak bu eserin h.710 M.1310 yılında ilhan hükümdarlarından Bulgan Hatun tarafından Hatuniye Camii adıyla yapıldığını söyler.

Prof. Dr.Hüseyin Rahmi Ünal ise medresenin 1250-1275 yılları arasında inşa edilmiş olabileceğini söyler.

Evliya Çelebi bu eşsiz eserin değerinin şu sözlerle anlatmaktadır:

"..Bu cam termin edilse küre-i arzda misali bulunmaz bir eser olur.Allah tamirini müyesser eylese"

Burayı Alaeddin Keykubat kızı için yaptırmaya başlamış.Kendisi harbe gidip şehit olunca paralarını alamayan ustalar yarım bırakarak gitmişler.
Bir de şöyle bir rivayet vardır ki bu en fazla tutulanı ve bilinenidir:

Bu muazzam yapıyı yapan bir usta ve bir çırağı varmış.Bina yükseldikçe çırak bu işte ustasından daha zanaatkar olduğunu göstermeye başlamış.Bu durumu ne kadar kıskansa da usta bir şeyler diyememiş.Bir gün yine çalışırlarken çırak ustasına seslenerek su istemiş ve bunu duyan usta:

"Usta idim oldum şegirt,al destiyi suya seğirt" diyerek kendini minareden aşağıya atmış.Bunu görüp hatasını anlayan çırak çok pişman olmuş ve ustasının arkasından kendini aşağıya atmış.Ve çalışan işçiler bu vahim olaya çok üzülmüşler ve işi yarım bırakarak gitmişlerdir.

Bu efsane en çok bilinen ve anlatılanıdır,zira doğruluğunu destekleyen işçilik farklarını yapı üzerinde rahatça görmek mümkündür.Yakutiye'nin sağ yarısını çırak sol yarısını ise usta yapmıştır.Ve dolayısıyla sağ yarısındaki sütunlar,duvar kenarları ve diğer detaylar daha işlemeli ve güzel iken sağ yarısı daha sade bir yapıdadır.Burada örnek olması açısından size Yakutiye'nin giriş kapısının iki yanındaki süslemelerin usta ve çırak tarafından yapılanlarını veriyorum.Sizde bu farkı rahatça görebileceksiniz.


Burada bariz bir şekilde farkını görebileceğiniz gibi arada işleme farkları var.Burada solda ustanın yaptığı işleme ve sağda ise çırağın yaptığı işleme görülmektedir.Sağdaki işlemenin ortasında kartal işlemesi ve altında yaprak şeklindeki motifler varken,solda daha sade olan bu yapraklar ortasında ise bir kartal işlemesi bulunmamaktadır.

Gönderen: Ayşegül Haytaoğlu

Miras - Lütfi Temur
Miras
Erzurum Çifte M... - Seyfi Şeren
Erzurum Çifte Minare
Sayfalar: 1
 
©Copyright 2002 - 2011