a.haydar
a.haydar (üye)
İstanbul / Stüdyo Fotoğrafçısı

Dijital Baskısı Yapılmayan Fotoğraf

dijital baskısı yapılmayan fotoğraflar...
bol bol çekip bilgisayara yada cd lerde sakladığımız görüntüler gercekten fotoğraf hissi uyandırırmı
ayrıca banyosu yapılıp basılan fotoğrafları ilk elimize aldığımızda duyulan heyacan artık gerilerde mi kaldı eskiden istabnbula kar yağdığında stüdyom film almak isteyenlerle dolardı yoksa piyasa krizin etkilerindenmi hareketsiz bir stüdyo fotoğrafcısı olarak soruyorum
1 neden film almıyorsunuz
2 neden baskı yapmıyorsunuz
3 neden fotoğraf kağıdını elinize alıp da keyiflenmiyırsunuz
4 neden bu yazıya cevap yazmadan geçmeyi düşünüyorsunuz...

Tarih: 7 Şubat 2006, 11:14 - İp: yok
realsanto
realsanto (üye)
Bursa / Amatör

şahsım adına cevap verecek olursam.bulunduğum şehirde (hataydayım) 1 siyah beyaz fotoğrafı bastıracak studyo bulamıyorum.herseferinde bu işi adanada yaptırmak da olmuyor.fotoğrafta siyah çıkması gereken yer mavi çıkıor..may kağıt yok.kodak kağıt yok.kodak gold dan başka marka renkli film yok.dia yok...
ben bu yüzden dijitale geçiyorum ama memleketime dönunce analog a devam tabi..

 

Tarih: 7 Şubat 2006, 11:56 - İp: 85.***.**7.205
thalassa
thalassa (üye)
İstanbul / Amatör

selamlar sn A.haydar,
Şimdi ben gece kuşu vaziiyetlerinde yaşayan biri olarak,yeni uyandımDaha doğrusu, sabah saat 7.oo da kalkıp kar kalınlığının burada 60 cmlerde olduğunu görünce, yatınız efendim diyerek saat 9 da tekrar ayaklandım ama , hayatta bir değişiklik olduğunu görmeyince kahvemi yarım bırakıp tekrar vurdum kafayı ve yeni uyandım sayılır.. Kendime gelmem ancak zehir gibi 3. kahveden önce mümkün gözükmüyor Sabahları çok da bir hoş uyanıp, dünyaya uyanmamış loblarımla baktığımdan, yazmayı da çok seven biri olarak, umarım şu andan sonra yazacaklarımdan dolayı beni affedersiniz Ola ki sürçü lisan olur.. (latife tabii)

Sorduğunuz soruların hepsi güzel ve bana göre hepsinin basit açıklamaları var.. Var diyorum çünkü kendimden biliyorum.Fotoğrafla amatörce ilgilenen biri olarak diyorum bunu. Ama sanırım İstanbulu'un en eski stüdyolarından biri olan İfa'nın da anne tarafımdan akrabam olması 1970 ler sırasında ilk filmimi makineme onun taktığını da düşünürseniz epey bir zaman geçmiş bu uğraşı ile ilgilenmem.. Gerçi ilk filmim makinaya takıldıktan sonra, Beyoğlun'da Atlas sineması önünde bitirip , sonra da açtığımı ve filmi de yaktığımı hatırlıyorum.. Çocukluk işte...

Ben hep yazıyorum, fotoğraf bireysel uğraşıdır.. Resim ,heykel, şiir, edebiyat, vs gibi. Bu nedenle de elden geldiğince tek başına başlamalı ve tek başına da bitmesi gerekiyor.Ama fotoğrafın bir de baskı , banyo aşaması var ki , benim gibi tembeller ; filmle olduğun da bu konuya ne para, ne de vakit harcamak isterler. O nedenle de bir pc ile ve yazıcı ile kafamızdakileri kağıda aktarma yolunu seçiyoruz.. Bu teknoloji olmadan önce ise dia kullanıp evimizdeki dia perdesinde kocaman bakarak nasıl da hatalı , nasıl da yeteri kadar net olmayan fotoğraf pozladığımıza bakıyorduk. ( hala bakarım) Buradaki arkadaşların bir çoğu bilmez sanırım ama dia perdesine yansıtılan fotoğrafın ancak ne olduğu ortaya çıkar .. Küçük baskılar çok da doğru bir fikir vermez aslında.. İş zaten o büyüklükte net bir dia elde etmek .. Kızmayın ama bu böyle ..
Diğer bir konu ise bence baskı değil de dia pozitif fotoğrafçıyı fotoğrafçı ediyor, hem hatalara karşı getirdiği sınırdan dolayı, hem de hassasiyet açısından..Fotoğraf çantamda analog makinamla buzdolabımda hep çeşitli asalarda film bulunur. Ama düşünüyorum da dia pozitiften aklı başında bir baskı almaya kalksam ki yapmadığım iş değildir nerede ise servet ödemek gerekir..Büyük baskılar için konusuyorum tabii..

Bir diğer konu fotoğraf sever negatif ile zamanında o kadar üzüldü ki, yeni teknoloji bir anlamda onun kendine güvenini kazanmasına sebep oldu. Burada bir yerlerde amatör olarak fotoğraf ile ilgilenin başından geçenleri anlatmıştım .. Şimdiki yeni teknolojiyi bilmem de, bundan 10 yıl kadar önce nice insanın filmlerinin nasıl da berbat renkler olarak teslim edildiğine çok şahit oldum.. Banyo kimyasalarının yeterinden fazla filmi banyo edilmesinden dolayı oluşan bir çok olay biliyorum..
Çok da anlamam banyodan ama, harp ettiğimi , ciddi tartışmalar da yaşamadım değil.O nedenle İstanbul'da yıllar önce doğru banyo yapabilecek yer çok aramışlığım da vardır. . REfo , CrhomoCopy, Bir arada Rahmetli Ahmet Kayacık'ta.. İsim unuttuğumdan kusura bakmayın sayamıyorum... Bazen de filmin üzerindeki czikleri görüp delirdiklerim de cabası tabii, parmak izleri de olduğu çok olmuştur. Yani A .haydar dostum , nedenler çok ama aslında bu nedenlerden en önemlisi fotoğrafın bireyselliği fotoğraf baskısını öldürüyor.Karmaşık kimyasalları herkes evinin bir odasında da tutamıyor.REnkli baskı da yapamıyor , herkes siyah beyaz olarak görmek istemiyor fotoğrafı.Ben bu iş unutulsun demiyorum ama, dediklerim ne yazıkki bu aşamada. Ama en önemli unsur sanırım para , ve kolaycılık. elimin altında bir yazıcı ile uğraşımı siyah beyaz da , renkli de yapıyorum ara sıra.. gözüme çok da kötü görünmüyor..Bilmiyorum ama

 

Tarih: 7 Şubat 2006, 12:42 - İp: 85.***.**0.172
cevat
cevat (üye)
Sakarya / Firma



#cevat' tarafından 22.03.2006 18:16:43 tarihinde düzenlendi.

 

Tarih: 15 Şubat 2006, 20:51 - İp: 85.***.**6.234
tatto
tatto (üye)
Eskişehir / Amatör

hocam şimdi açıkçası yaşadığım şehirde fotoğrafçılıkla ilgili bir sürü şeye çok kolay ulaşabiliyorum ama 2 gün önce acil olarak vesikalık fotoğraf çoğaltırmak zorunda kaldım ve güzel bir dijital baskılar yapan bir stüdyoya gittim. elimde 2 tane vesikalık çoğaltıracağım dedim 16şar tane vesikalık için benden tam olarak 30 ytl para aldılar... bu durumda siz olsanız
1-film alırmısınız?
2-baskı yaparmısınız veya yaptırırmısınız?
3-eğerki bu ekonomik şartlarda bunları yaparsanız nasıl keyiflenerek onlara bakarsınız? verdiğiniz para evlat acısı gibi insanın yüreğine oturuyor...


 

Tarih: 15 Şubat 2006, 21:05 - İp: 85.***.**0.122
cevat
cevat (üye)
Sakarya / Firma



#cevat' tarafından 22.03.2006 18:20:16 tarihinde düzenlendi.

 

Tarih: 15 Şubat 2006, 21:19 - İp: 81.***.**4.96
  • 1